15 Aralık 2020 Salı

Okul Bağım ne Oldu?

Okulların rutinleri değerlidir. Mesela, okullar hafta başında törenle açılır, hafta sonunda törenle kapanır. Törenlerde haftanın olayları, başarıları ödüllendirilir, okula dair genel uyarılar, hatırlatmalar yapılır. Ayrıca her okulun kendine özel rutinleri de vardır. Pilav günleri, veli toplantıları, aile katılımlı etkinlikler, söyleşiler, geziler, kamplar, okul gazeteleri, okul içi radyo yayınları, kermesler vb. gibi.

Peki öğrenci için neden değerlidir bu rutinler?

Hafta içi satranç müsabakasında aldığı ödülün madalyasını arkadaşlarının önünde taktığı için.

Çanakkale gezisine çıkmadan bir gün önce gözüne uyku girmediği için.

Teneffüste 3A’ya maçta yenilip arkadaşları ile beraber üzüldüğü için.

Okul gazetesini çıkarıp komşu komşu elinde gazetesi ulvi bir hedefle satış yaptığı için.

Peki öğretmen için neden değerlidir bu rutinler?

10 Kasım 2020 Salı

Rol Bavulu

Günümüz bireyinin büyürken içinde bulunduğu teknoloji, ebeveyn tutumları, sosyokültürel pek çok öge bizim büyüdüğümüz koşullardan çok daha farklı. Bu farklar da öğrencimiz ile öğrenme yolculuğunda bizim sürekli yeni enstrümanları öğrenmemize-kullanmamıza neden oluyor.

Eğitim süreçlerini oyunla desteklemeyi öğretmenlerle paylaştığımız Eğitmen Wol.1 eğitici eğitimlerinden birinde, değerli bir öğretmen katılımcımız şöyle bir yorumda bulunmuştu: “Ben öğrencilerimle şiir çalışıyorum. Zamanında hokka ve mürekkeple parşömene şiir yazılıyordu, sonraki teknolojilerde daktilo ile yazılırken, ben bilgisayar kullanmaya başladım. Öğrencilerim ise telefonları ile on parmak yazıyor. Bazı öğretmen arkadaşlarım daktilodan başka teknoloji ile şiir yazılması fikrine hala direniyor. Ben ise şu an öğrencilerimin teknolojisi ile çatışmıyorum, teknolojilerine direnmek yerine bu teknolojilerini kullanıp şiir yazmaları ile ilgileniyorum.” Bence bu paylaşım öğrencilerle öğretmenlerin öğrenme yolculuğunda yan yana yürüyebilme becerisi adına çok önemli bir tespit.



29 Haziran 2020 Pazartesi

Okullarda Oyun Kültürü Atölyesi İçeriği


Okullarda Oyun Kültürü atölyesi içeriği 1 O x 4 H olarak formüle edilmiştir. Atölyenin hedefi öğretmenlerin okul ekosisteminde oyunla barışık tutum geliştirebilmeleri ve oyunu hem ders içi süreçlerde kullanabilmeleri, hem de bir hak olarak serbest oyuna dair doğru tutumlar geliştirebilmeleridir.

Oyun Herkesle: Okullarda farklı yaş gruplarından öğrencilerin de birlikte oyunlar oynayabileceği ve bu dikey ilişkilerin de hem öğrenciye hem de okul kültürüne yönelik yararları tartışılır. Dikey ilişkilerin geliştirilebileceği tasarımsal oyun örnekleri paylaşılır.
Örnek oyun: Önümüzdeki yıllarda drone ulaşımı ile birlikte yaşadığımız binaların işlevselliklerinde de değişimler olacak. Farklı boylardaki straforları kürdanları birleştirici olarak kullanarak drone kullanımına uygun evler tasarlayınız.

22 Haziran 2020 Pazartesi

Pandemi Sürecinde Çocukların Oyunla İlişkisini Kalıp Yargılarla Ele Almak!

İçinde bulunduğumuz pandemi koşullarında sıklıkla sosyal mecraları kullanarak çocukların oyunla olan ilişkisini konuşuyoruz, yazıyoruz. Bu yazıyı da 28 Mayıs günü PlayToyi ev sahipliğinde gerçekleşen ‘Oyuntay’ çalıştayından sonra yazmaya karar verdim. Bana öyle geldi ki çocukların oyun ile ilişkisinde aslında pek de kapsayıcı olmayan ‘kalıp yargılarla’ sorunları ortaya koyuyor ve kalıp cümlelerle çözümleri öneriyoruz. Çalıştığım okul, yaşadığım çevre nedeniyle orta sınıf kentli bir sosyokültürel yaşantı sahasından hareketle, günümüz koşullarında çocuk ve oyun ilişkisini belirli ezberlerle ele aldığımı fark ettim. Bu yazı için ‘kalıp yargı’ meselesi üzerine düşünmeye başladığımda iki yaşanmışlığımı hemen hatırladım.

9 Mayıs 2020 Cumartesi

Çocukları Bekleyen Asıl Tehlike


Elbet okullar açılacak. Elbet sonunda çocuklar sokağa çıkacak. Peki okula gittiklerinde onları ne bekliyor? Ya da sokağa çıktıklarında? Aşağıda alıntı yaptığım Korku Kültürü - Frank Furedi'nin kitabının ilk baskısı 2001 yılında yapılmış. O yıllarda dahi söyledikleri çocuklar açısından ürkütücüyken gelin bir de bir kaç ay sonrasını düşünerek aşağıdaki yazılanları okuyun.



26 Nisan 2020 Pazar

Korona Günlerinde Evde Oyun Kültürü


Aşağıdaki yazı Mimesis'te yayınlanmıştır (http://www.mimesis-dergi.org/2020/04/korona-gunlerinde-oyun-kulturunun-onemi/)

Sevgili Bülent Sezgin koronavirüs pandemisi nedeniyle değişen eğitim koşulları içinde drama, tiyatro eğitimi ile ilgili kapsamlı bir yazı kaleme aldı. Bu yazının k12 okullarında neler yapıldığına ve yapılabileceğine dair önerilerine ben de bu yazıyla katkı sunmak istiyorum.
K12 okulları online eğitimde ilk refleksini öğretmeye odaklanarak verdi. MEB’nın EBA üzerinden devam ettirdiği programlarda bildiğim kadarıyla sahne sanatları ile ilgili bir çalışma yok. Özel okullarda ise kostüm giyme, makyaj yapma, kameraya küçük bir performans sunma gibi bazı etkinlik örnekleri görüyorum. Bu işler de bana çocuk merkezli olmaktan çok, çocuğun sosyal medya paylaşımları için araçsallaştırıldığı etkinliklere benziyor.

Peki ben ne yapıyorum?
Bu süreçte öncelikle ilkokul öğrencilerime odaklandım. Her gün bir sınıftaki öğrencilerimle birebir görüntülü görüşmeler yapıyorum. Yaklaşık on günde bir aynı sınıftaki öğrencilerle diğer tur görüşme sırası geliyor. Bu on günlük görüşme arası için öğrencilerime görevler veriyorum. Bunu da bir oyunlaştırma kurgusu içinde gerçekleştiriyorum.

16 Nisan 2020 Perşembe

Kriz Zamanlarında Oyun: Ailelere Destek

İPA, Uluslararası Oyun Derneği benim de üyesi olduğum, oyunun dünyadaki üst çatı kurumu. 2014 İstanbul Kongresi ardından Oyun Hareketi Derneği'nin kuruluşuna vesile olmuştur. Bu döküman ebeveynlere, öğretmenlere, evde çocukla yaşamak üzerine ahkam kesenlere referans bilgiler içeriyor.

Words by: Theresa Casey.    
Türkçe çeviri: Beyhan Ataş, Feyza Yeliz Bayındır, Leman İşbitiren, Hatice Kılavuz Doğan, Hatice Sapmaz, Gülen Şahin Boğaziçi Üniversitesi, Erken Çocukluk Eğitim yüksek lisans öğrencileri 
Türkçe uyarlama: Mine Göl Güven Boğaziçi Üniversitesi, Temel Eğitim Bölümü öğretim üyesi 


Kriz Zamanlarında Oyun:  
Ailelere Destek 
  
Dünya, eşi görülmemiş bir krizin üstesinden geliyor. Biz küresel salgınının zorluğuyla yüzleşirken, ekonomi ve sağlık üzerinde büyük bir etki oluşmakta.   

Koronavirüs salgınının kendisi ve hükümetlerin bu salgına verdiği tepkiler, tüm dünyada çocuklarını etkiledi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi (UNCRC) çocukların temel ihtiyaçlarını tanımlamaktadır ve bu ihtiyaçlar çocukların oyun oynama hakkını da içermektedir. Çocukların oyun oynama haklarının şu anda desteklemeye ihtiyaç vardır, bu yüzden IPA olarak Kriz Zamanlarında Oyun: Ailelere Destek dokümanını hazırladık.

9 Nisan 2020 Perşembe

09.04.2020 - Yüz Metre Koşar Gibi Başladık, Ama Koşu Maratonmuş!

Son günlükten bu güne yaklaşık on gün geçmiş. Bu arada aslında hiçbir şey değişmedi. Hava yağmurlu ya da sert poyraz vardı. İlk kez bugün dışarı çıkabildik ve Masal güneş altında bir saatten fazla oynayabildi. Şükür...

Okulların uzaktan eğitimdeki çabaları da bence günleri verimli geçirmek için takdire değer katkı sağlıyor. Masal'ın gün içinde rutinleri oluyor ve bize de iyi geliyor. Ali öğretmen iki gün önce pestilini çıkardı mesela. Aslında her gece uyku öncesi lazım :) Bugün dans eğitmenlerinin çektiği video da hem çok eğlenceli hem de Masal'ı çok iyi hareket ettirdi. Diyebilirsiniz ki internette bir sürü etkinlik videosu var. Kendi öğretmenleri ile kurdukları bağ gibi olmuyor.

Tüm bunların dışında ya kedi, ya tavşan bizimkisi. Biz de bazen Masal, bazen büyücü falan oluyoruz. Aslında hayal ettiği şeylerin (hayvan sahibi olmak) oyunla tatminini yaşıyor. Ya da provasını yapıyor. Bizi oyun arkadaşı olarak her (seçeneği olmadığı için) geçen gün daha fazla kullanıyor. Bizim de (tam da tahmin ettiğim gibi) pilimiz her geçen gün daha da tükeniyor. Neyse ki havalar iyileşiyor.


(Masal köpüş taklidi yapar ve susadığında tezgahtan su içer.)

Bir çocuğun en çok akran etkileşimi ile büyüdüğü dönem eve hapsolması ve sadece anne-baba ile muhatap olması oldukça zor bir durum. Evimizdeki oyun kültürünü yüz metre koşar gibi adanmış bir ebeveynlik tutumu ile harcamak yerine, maraton koşuyor gibi nefesi ayarlayıp sürdürülebilir kılmak önemli. 

31 Mart 2020 Salı

31.03.2020 - Oyuna Hazırlık Süreci mi? Oyunun Oynanma Süreci mi Kıymetli?

Okullarda Oyun Kültürü atölyesine katılan bir öğretmenimiz geçenlerde bu görseli iletmiş. Mesajında sizin dikiş makinası örneğiniz aklıma gelerek sizinle paylaşmak istedim demiş.




Evet ben çocukluğumda bir diliş makinasını uçak gemisine çevirmek için saatlerimi verirdim. Kartonları kesip Amerikan süvari kaleleri yapardım. Etrafa da kızılderili çadırları yapar (kağıtlardan), yastıklarla da araya dağlar tepeler koyardım. Bu oyun alanını hazırlamak diyelim ki 40 dakika sürüyorsa oyunu oynamak 10 dakika sürerdi. Oyuna hazırlanmanın kıymetini Harikalar Diyarı bahçesine çocuklarla birlikte bir kum havuzu inşaa ederken keşfetmiştim.

Geçenlerde de; Masal'la birlikte merdiven altını evcilik köşesine çevirmek de hem zaman hem de heyecan anlamında yoğun gerçekleşti. Masal şimdiyse ara ara içinden bir şey alıyor ve bir şey koyuyor. Yani bizim beklediğimiz gibi saatleri orada geçmiyor. :(((

Şimdi STEAM dedikleri şey ve endüstriyelleşmiş tasarımsal oyunlar aslında post modern endüstriyel kültürün bir uzantısı. Prospektusa bak, parçaları birleştir.

Kıyaslayın bakalım, hangisi daha çok tasarımsal deneyim sunuyor, yaratıcılık kullandırıyor?


30 Mart 2020 Pazartesi

29.03.2020 - Bıraktık Demiri Yalıyor

Burada bir süredir evde Masal'la vakit geçirmeye dair olumlu ve olumsuz deneyimlerimi paylaşıyorum. Günler birbirine çok benzemeye başladığı için de spot durumları paylaşmaya devam edeceğim. Aşağıdaki karikatürü Esra gönderdi. Çeşitli platformlarda Oyun Hareketi Derneği başkanı kimliğiyle tavsiyelerde bulunan beni çok iyi anlatıyor. İronik olacak ama ben kendimi çocuğa yakın hissediyorum.

Biz de durum ne mi? Valla bıraktık demiri yalıyor...


27 Mart 2020 Cuma

27.03.2020 - Bütün Okulla Oynadığımız Oyun: "Katla Bakalım"

Şu anda Masal evde Duygu'nun yaptığı tuz hamuru ile oynuyor. Bilmeyenler internette tarifi var, evde kendi oyun hamurunuzu yapabilirsiniz. Hem teröpatik bir oyun hem ince motoru çalıştırıyor. Hem de oyalayıcı, yihhuuu :)

Bugün ev içinden oyun anılarımızı paylaşmak yerinde 1. 2. ve 3. sınıf öğrencilerime video ile ilettiğim beceri yarışmasını -oyun da diyebiliriz- paylaşmak istiyorum. Sıkılmadan her defasında hatırlatmak isterim ki çocuklara hadi valize eşyalarınızı katlayarak koyun dediğimizde olmuyor. Onu bir oyun kurgusu içinde verdiğinizde ise harika oluyor.

Ne yapmışım bir bakalım;

Etkinliğin ismi: Katla Bakalım

Malzemeler:
1 adet valiz, bir çarşaf, 2 tane gömlek, 2 tane pantalon, 3 çift çorap, bir tane peluş oyuncak
Görev:
Çarşafı her defasında ikiye katlayın, en küçük kalana kadar ve valize yerleştirin Ve sonra da diğer eşyalarınızı katlayıp yerleştirin.
Velilere tavsiye: İlk tur antreman aşamasıdır. Çocukların katlamasına karışmayıp hazır bulunuşluklarını görün. İkinci tur katlamadan önce yanlışlarını gösterin ve düzeltmeleri için çalışma fırsatı verin.
İkinci tur çocuğunuz aynı işlemi yaparken kronometre tutun ve bir kenara yazın.
Çocuğunuzdan rekor hedefi isteyin. Örneğin 3 dakikada katladıysa, iki dakikaya indirmek gibi. Sonra bu hedefe varması için diğer denemeleri yapmasını sağlayın. En iyi skoru bana gönderin ben de arkadaşları ile oluşturduğum turnuva tahtasına yazayım.

Bu rekor hedefi ile aynı işi daha çok tekrarlama için zamanı kullandığımız bir oyun mekaniği eklemiş olduk. Deneyin derim, ne de olsa OYUN HER ŞEYLE.


(Sevgili Beren'in ve ailesinin izni ile yayınlanmaktadır. Kendilerine teşekkür ederim)

26 Mart 2020 Perşembe

25.03.2020 - Çamaşır Makinasının Sıkma Modunda Oynamak

Araya başka işler girdi, günlüğe kısa bir ara verdim. Çok yoğundum diyeceğim bildiğiniz Woody Allen mizahı olacak ama öyleydi.  Her gün bir sınıf öğrencimle görüntülü etkinlik yapıyorum. Kendimi iyi hissettiriyor. Sanırım çocukları da. Masal da derslerime saygılı biçimde bazen izliyor, bazen katılıyor, bazen de biten etkinlik üzerine yorun yapıyor.
-Baba ben bu öğrencini çok sevdim.
-Baba bu öğrencin neden hep soru soruyor. Bir nevi rehberlik hizmeti veriyor bana.

Bugün adım adım yazmayacağım. Belli bir gün sonra çok rutin oluyor. Bu da bir W. Allen espirisi oldu. :)))
Evimizin resmi açılış töreninden bir an

Merdiven altını boşalttık ve Masal'a burası senin evin dedik. İçine bir gece lambası yerleştirdik. Artık bizden sıkıldığında kaçacak bir yeri var. Gerçi bizim ondan sıkıldığımızda kaçacak yeri yok. Bu çocuklar ile evde yaşayan kediler arasında müthiş bir benzerlik var. Her ikisi de evin kralı ve her köşesi kendine ait sanıyor.

24 Mart 2020 Salı

23.03.2020 - Bugün Okumaya Değer Bir Şey Yok, Vallahi

Diyebilirsiniz ki peki o zaman neden yazıyorsun? Alışkanlıktan. :) 

Sabah Koca Ayı ve Maşa izlemek ritüelimiz oldu. 
Her gece 21.00'de balkondan alkışlamak ve ışık açıp kapamak da.
Masal'ın köpüş taklidi yapıp günde iki etkinliğini sehpanın altında yapması da ritüelimiz oldu.
Akşam yemeği sonrası Masal'ın çizgi film izlerken bizim de Cüneyt Özdemir takip etmemiz bir ritüel oldu.
Masal'ı sırayla uyutmak ve ondan önce uyuyakalmak da bir ritüel oldu.
Her gün bir sınıfımla görüntülü etkinlik yaparken Masal'ın bana çıraklık yapması da bir ritüel oldu. Ben yayınlara başlamadan önce, kendini iyi hissettiği bir taç takıyor ve saçlarını tarıyor süslü :) 

Tüm bunların yanına online eğitimden yararlanmayı da ekleyelim dedik ama tutmadı. Ders bitene kadar televizyondaki öğretmeni dinledi. Biraz acımasız davranıp sakın kalkma öğretmen seni görür dedik ve Duygu'yla keyif kahvesi içerken kikir kikir güldük. Ders bittiğinde yanımıza geldi ve ben derste bu resmi yaptım özür dilerim dedi. Sanırım bu rutini tutturamayacağız. Öhö öhö öhö...

Masal ciddiyetle online eğitim alırken

23 Mart 2020 Pazartesi

22.03.2020 - Koca Ayı'nın Haline Ağlamak

Bu günlüğü niye tutuyorum?

1.Blog yazmak benim için bir hobi.
2.Fena bir arşivci değilim ve bu sıra dışı günleri bir disiplin içinde kaydetmek. Üstelik bu bana bir uğraş oluyor ve evde iş rutinlerimden birini oluşturuyor. Kabaca kafa dağıtıyor :)
3.Evde çocukları ile yaşayan ebeveynlere evde şöyle yapın, böyle yapın demek yerine; yapamadıklarımla beraber yapabildiklerimi paylaşmak. Ebeveynlerin üzerindeki baskıyı kıracak duygudaş oluşturabilecek durumları paylaşmak. 
4.İlerleyen günlerde hala 7 çarpı 24 saat çocuğumla nitelikli zaman geçiriyorum diyenlere buradan okkalı bir küfür sallayabilmek için. 

Neyse düne dönelim:

Dün sabah yaşadıklarımı abartmadan yazıyorum. Sabah kahvaltıda Masal ile birlikte Maşa ve Koca Ayı'yı izliyorduk. İlk bir iki bölümde çok eğlendim. Devamında kendimi Maşa yüzünden düzeni alt üst olan Koca Ayı'ya ağlarken buldum. Abartmıyorum. Sanırım Masal Maşa, ben de Koca Ayı yerine geçtim bilinç altımda. 

Öğleden sonra; her zamanki yürüyüşlerimizden birini yaptık. Tabi Köpüş de bize eşlik etti. Masal iki kere Boa'ya tek başına tırmanıp üzerinden kucağıma atladı. Ardından aynısını benim yapmamı istedi. Sizce ciddi miydi? Bazen gerçek ve hayal dünyası arasındaki geçişleri ayırt edemediğini düşünüp korkuyorum.

Mesela dün gün boyu gerçek kemik istiyorum diye tutturdu. Bir süre köpekçilik oyununa yanıt vermeyeceğim. Bu son hav havım olsun. Haaauuvvv.


21 Mart 2020 Cumartesi

21.03.2020 - Birinci Dalga Big Ben

Bugüne sondan başlayacağım. Ayrıntıyı da günün sonunda büyük patlamaya ayıracağım.

Arkadaş tam yarım saat aralıksız bir hikaye uydurmak kolay mı?
Her defasında ilgi çeken yeni bir şey üretmek?
Yüzüklerin Efendisi gibi bir seri çıkartmak üzereyim ismi Ters Şehir. Hayır anlatırken ben de keyif alıyorum. Her gece yeni nüans ekliyorum. Gel gör ki uyusun diye, bazen araya girmesin, soru sormasın diye tek nefes gidiyorum ama diyafram mı dayanır. Bir es hemen yandan gelen ses: SONRA... SONRAA...SONRAAA...
Hikaye bittiğinde hala canlı bir ses: BİR HİKAYE DAHA. SÖZ ŞİMDİ UYUYACAĞIM.
Ve sonrası Big Ben. Ayrıntıya girmeyeceğim. Siz beni gündüz Masal'ı gözlemlemiş, oyun ortamı sağlamış ve ara ara da oyun arkadaşlığı yapmış bir baba olarak bilin :)

20.03.2020 - Okulumuza Minnettarız

Günlüğümüze bir gün atlayarak devam ediyoruz.

Kahvaltıdan hemen  sonra güneşin en ısıtıcı olduğu zamanları kaçırmamak için hemen bahçeye çıktık. Masal sitemizin bahçesinde biraz arkadaşı Burak ile oynadı. Burak mavi Ninja, Masal Pembe Ninja (Her zamanki gibi) ben de Kırmızı Ninja oldum. Ama hiç bir şey yapmadık. Onlar Ninja ninja koştu ben de Ninja Ninja kitap okudum. Can kurban böyle ninja olmaya.

Bana site bahçesinde bir çocuğun bir başka çocukla oynamasını sakıncalı bulduğunuzu söyleyebilirsiniz. Belki de haklısınız. Fakat Masal'ın hiçbir çocukla doğrudan temas kurmadığı, oynamadığı bu süreç çok uzun ve yarım saat bile olsa bir çocukla oynadığında enerjisi değişiyor. Bu paragraf korumacı yaklaşımda kantarın topuzunu kaçıranlara gelsin.

Devamında Duygu, ben ve Masal toprak yolda biraz yürüdük. Tabii her zamanki gibi Köpüş'ümüz de bize eşlik etti.

18 Mart 2020 Çarşamba

18.03.2020 - Menekşe Günü Kurtardı


18 MART – ÇARŞAMBA

Bu gün iyi geçti. Masal’ın yemek oyunlaştırmasında vardığı üçüncü seviye için küçük bir oyuncak almam gerekiyordu. Sabah ekmek almaya çıktığımda bir kırtasiyeden hallettim ödülü alma işini.

10.00’dan sonra: Kahvaltıda dünkü gibi uğraştırmadı. Eve girer girmez poşetin içindeki oyuncağı gördü kereta. Hemen kaptı. Sonra da oyuncağına Menekşe ismini koydu. Kahvaltıdan sonra kendi kendine bir saatten fazla oynadı Menekşe’yle. Yazmaya başladığım kitabıma neredeyse hiç rahatsız edilmeden bir saatten fazla vakit ayırabildim.

(Menekşe Masal'ın sarıldığı arabanın içindedir.)

17 Mart 2020 Salı

17.03.2020 - İnception Filminde Olma Hali


17 Mart 2020 – Salı

22.30civarı; birazdan Masal’ı uyutacağım. Bu gün sıra bende. Aslında her gün kim uyutacak diye yazı tura atsak eğlenceli olur. Bingo bunu Duygu’ya önereceğim. Bu tip oyunların galibi ben olurum genelde. Ha ha…

10.00 gibi; sabahtan başlayalım. Süt getiren teyzenin uyandırmasıyla güne başladık. Kahvaltı her zamanki gibi bizim azmanın masaya oturmayıp mızmızlanmasıyla gerildi. Hadi burada trajikbabagillercemaatine giriş kurallarını belirleyelim. Çocuğu mızmızlanmadan yemek yiyenler bizden küfür yemeden bu durakta insin lütfen.

Oyunbaz Bir Babanın Trajikomik Günlüğüne Giriş


Niye bu günlüğü tutmaya karar verdim? Uzman önerileri ile günlük pratikler arasındaki farka gıcık olmaya başladığım için. Aslında bugüne kadar pek çok atölyede ve okul toplantısında anne babalara tavsiye ettiğim oyun oynama önerilerinden pişman olduğum için. Evet yanlış okumadınız. Hepsinden özür dilerim. Yanıldım. Çocuğunuz sizden ne kadar uzak oynarsa o kadar iyi. Sakın bulaşmayın, ne oynarlarsa oynasınlar. Ana babamız bize bulaşıyor muydu?

Kısaca kendimden bahsedeyim. 25 yıldır çocuklarla çalışıyorum. Palyaçoluk yaptım. Animatör oldum. Her yaştan çocuk ve gençle drama-tiyatro çalıştım. Oyun alanları, odaklanma ve tasarım oyunları tasarlıyorum, halen çalıştığım okulda oyun tabanlı eğitim projelerinin ve beceri atölyeleri-proje tabanlı uygulamaların liderliğini yapıyorum. Oyun hareketi derneği kurucusuyum ve oyun hakkı savunucusuyum. Sanırım biraz oyunla içli dışlı olduğum anlaşılmıştır. Şimdi tüm bu geçmişimi de diyaframıma sokarak çığlık çığlığa bağırıyorum. Kızımla dördüncü gün ve imdaaaatttttt.

15 Mart 2020 Pazar

Oyun Her Şeyle - İkili Oyunlar


Çocuklarınızla-öğrencilerinizle oynayabileceğiniz eğlenceli ikili oyun önerileri aşağıdadır.  “Oyun Her şeyle” felsefemizle her zaman yeni oyun-oyuncak üretebilir ve evinizin az kullanılmış oyuncaklar deposuna dönüşmesini engelleyebilirsiniz.

1.OYUN: TÜNELDEN GİR KAZAN – İKİLİ OYUN
*Bir karton kutu ya da iki adet ayakkabı kutusuna tünel girişi gibi delikler açın.
**Bu deliklerin boyu ve eni farklı boyutlarda olsun. Arkalarını da file ya da küçük ilaç kutuları ile kapatınız.
***Diyelim ki beş tünel yaptınız. En küçük olana 25, sırasıyla en küçüğe kadar 20, 15, 10, 5 puan yazınız. (Puanları tünelin üzerine yazabilirsiniz.)
****Kendinize tünellere sokmak için gazoz kapağı, bilye-misket, fasülye vb. oyun ekipmanı temin edin.
*****Her oyuncunun 10 adet topu (gazoz kapağı) olsun.
******Oyuncular atış çizgisinden tünellere sırayla toplarını atar.
*******Her iki oyuncu toplarını atınca oyun tamamlanır ve puanlar toplanır.
Oyunun puanlama ve atış uzaklığı yaşa göre değişebilir. Oyun her turda daha uzaklaştırılarak ya da bazı tüneller ceza olarak belirlenerek seviyelendirilir.

4 Mart 2020 Çarşamba

Oyun Her Şeyle - Odaklanma Oyunları


Okullarda Oyun Kültürü atölyemizde “Oyun Her Şeyle” bölümünde günlük materyallerle odaklanma oyunları üretme deneyimlerimi paylaşıyorum. Aşağıdaki oyun örneklerini de bu bölümdeki örnekleri çeşitlendirmek için yazdım. İyi oyunlar J

1.OYUN: YÜZLER OYUNU – Odaklanma ve Hafıza Oyunu
*Yumurta kabına yumurtalar konulur.
**Her yumurtanın dibine gülen, ağlayan, şaşkın, kızgın, gözlüklü vb. çizilir.
***Oyun sağlayıcı yumurtaları yerleştirir. Neşeli dediğinde oyuncu doğru yumurtayı çıkartırsa bir puan kazanır ve sıradaki soruyu bekler.
Oyunun puanlama, seviye geliştirme, zamana karşı oynama gibi mekanikleri grup sayısı, yaş vb. verilere göre oyun sağlayıcı tarafından planlanır.

15 Şubat 2020 Cumartesi

Macera Oyun Alanları


Aşağıdaki yazı Yard. Doç. Dr. Nurgül ERDEM* 'in internet ortamında yayınlanmış bir çalışmasından alınmıştır. 

*İstanbul Üniversitesi, Orman Fakültesi, Peyzaj Mimarlığı Bölümü (Bu yazıya 2016 yılında ulaşılmıştır. Akademik ünvan ve yer o yıla ait bilgidir.)


Macera Oyun Alanları Nedir? Niye Gereklidir?

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’nın birçok kesimi fiziksel açıdan harap hale gelmiştir. Yıkıntı halinde olan şehirlerde, çocuklar için oyun alanı tasarlamaya yönelik bütçe yaratılamamıştır. İngiltere ve Danimarka’da çocukların açık mekanda zaman geçirme ihtiyaçlarına ve yıkıntı halinde olan kentlerin fiziksel durumlarına bir cevap olarak çocuklar tarafından yeni bir oyun alanı konsepti geliştirilmiştir. Bu yeni oyun alanı konsepti “Hurda Oyun Alanları” olarak adlandırılmıştır. Bu oyun alanları informel olarak spontan bir şekilde yaratılan ve çocukların terk edilmiş veya boş arazilerde yer alan ve çocukların kullanılmayan konstrüksiyon malzemelerini kullanarak kendi yaratıcılıkları doğrultusunda inşa ettikleri, bozdukları ve yeniden oluşturdukları serbest oyun alanlarıdır.

2 Şubat 2020 Pazar

Kumlarla Oyun


Bu oyun tarifi oyunun kendisi için değil, oyunun ortamına dair öneri ve görüşleri içerir. Kumda kürek, kaşık (yoksa dal-sopa-taş) her çocuğun uzun süre oynayacağı bir oyun alanı. Tasarımsal imkanlar sunar. Teröpatiktir.  Motor beceri gelişimi için ideal oyunlardandır. Çocuğun hayal gücünü tetikleyen insanlık tarihi kadar eski bir oyundur. Sanırım hepimizin anılarında kumlarla oynamak vardır. Özellikle inşaat önlerindeki kum tepeleri mahallemizin biricik Disneyland’ını oluştururdu.



25 Ocak 2020 Cumartesi

Odaklanma Oyunu - Köprü Oyunu

Bardaklar oyuncu sayısına göre 8 adet veya daha fazla sayıda masaya yerleştirilir. Her oyuncunun önünde çöp şiş vardır. İlk iki çöp şişi her oyuncu birbirine değdirmeyecek şekilde bardaklar arasında köprü yapar. Üçüncü ve dördüncü turlarda ise çöp şişler birer yerinden değecek şekilde konulur. (Şişin bir noktası diğer çöp şişe, diğer noktası bardağa değecek şekilde.) Son iki turda ise çöp şişlerin sadece iki noktasına değecek şekilde köprüler yapılır.

Oyunculardan çöp şişi koyarken düşüren ya da kural dışı koyan yanar ve çöp şişi önüne koyar. 6 turun sonunda önünde en az çöp şiş olan kazanır.

Not: Katılımcılarla bu oyunun seviyelerini arttırmak için başka ne gibi kurallar geliştirebilir, kısaca tartışılır.



15 Ocak 2020 Çarşamba

Odaklanma Oyunu - Sinirbozan Kule

Oyun İsmi: Sinirbozan Kule
Oyun Tasarımcısı: Nedim Buğral-2019

Oyun Malzemeleri: En az 180 adet karton bardak.
En az 80x80 cm lik ahşap plaka

Oyunun Üretimi: 90 karton bardağı bir renk, diğer 90 karton bardağı başka bir renk boyayın.
Ahşap zemini de 8x8: 64 kareye bölün. 32 kareyi bardaklardan birinin rengi, diğer 32 kareyi de bardaklardan diğerinin rengine boyayın.

Oyunun kuralı: Oyun en az iki kişi ya da iki takım halinde oynanır.
Her oyuncu bir bardağı kendi renk karesine koyar. Her kareye konulan bardak 1(bir) puandır.
Oyuncu boş bir kare yerine bir bardağın üstüne de koymayı tercih edebilir. Üst üste konulan bardakların puanlaması bardak sayısı üssü kadardır. Örneğin 2 üst üste bardak 2x2:4 puan, 3 üst üste bardak 3x3:9 puan, 6 üst üste bardak ise 6x6:36 puandır.
Eğer oyuncu üst üste bardak koyarken bardaklar düşerse düşen her bardak -2 puandır. Bu arada rakibin bardakları düşer ise, rakibin bardakları tekrar eski hallerine getirilir.
Oyun süresi 20-30 dakika olarak ya da bardaklar bitene kadar şeklinde belirlenir.