1.Blog yazmak benim için bir hobi.
2.Fena bir arşivci değilim ve bu sıra dışı günleri bir disiplin içinde kaydetmek. Üstelik bu bana bir uğraş oluyor ve evde iş rutinlerimden birini oluşturuyor. Kabaca kafa dağıtıyor :)
3.Evde çocukları ile yaşayan ebeveynlere evde şöyle yapın, böyle yapın demek yerine; yapamadıklarımla beraber yapabildiklerimi paylaşmak. Ebeveynlerin üzerindeki baskıyı kıracak duygudaş oluşturabilecek durumları paylaşmak.
4.İlerleyen günlerde hala 7 çarpı 24 saat çocuğumla nitelikli zaman geçiriyorum diyenlere buradan okkalı bir küfür sallayabilmek için.
Neyse düne dönelim:
Dün sabah yaşadıklarımı abartmadan yazıyorum. Sabah kahvaltıda Masal ile birlikte Maşa ve Koca Ayı'yı izliyorduk. İlk bir iki bölümde çok eğlendim. Devamında kendimi Maşa yüzünden düzeni alt üst olan Koca Ayı'ya ağlarken buldum. Abartmıyorum. Sanırım Masal Maşa, ben de Koca Ayı yerine geçtim bilinç altımda.
Öğleden sonra; her zamanki yürüyüşlerimizden birini yaptık. Tabi Köpüş de bize eşlik etti. Masal iki kere Boa'ya tek başına tırmanıp üzerinden kucağıma atladı. Ardından aynısını benim yapmamı istedi. Sizce ciddi miydi? Bazen gerçek ve hayal dünyası arasındaki geçişleri ayırt edemediğini düşünüp korkuyorum.
Mesela dün gün boyu gerçek kemik istiyorum diye tutturdu. Bir süre köpekçilik oyununa yanıt vermeyeceğim. Bu son hav havım olsun. Haaauuvvv.
Akşamüstü; misketler hala gözde oyuncağımızdı. Misketler bazen küçük bebeklerinin içinde yüzdüğü havuz, bazen de yemek oldu. Kendi başına mis gibi oynuyor. En iyi oyun, kendi kurduğu ve içinde kaybolduğu oyun.
Yemek sonrası biraz bebek konuşturduk ama enerji ve sabır düşmeye başladığı için çizgi film imdadımıza yetişti.
Uykuya geçiş hala problem ama onu bugünün paylaşımına yansıtmayacağım.
Bir de Masal hala bu kadar uzun süre evde olmaya açıklama istemiyor. Bazen bir yere gitmek istediğini söylediğinde mikrop tehlikesi var, bitene kadar çıkamayız dediğimizde bir açıklama beklemiyor. Ya biz Hayat Güzeldir filminde olduğu gibi etrafta olan bitenden çocuğu duygusal olarak izole ediyoruz, ya da Masal bunu önemsemiyor. Yorumu olan varsa lütfen aşağıya yazsın.
Haydi sağlıcakla...
Anne-babanın kabul durumu,bakış açısı, başetme becerileri çocuklarımıza yansıyor. Anne-baba nasıl etkileniyorsa, çocuklar da onu örnek alıyor.
YanıtlaSil"maşa yüzünden düzeni alt üst olan Koca ayı'ya ağlarken buldum kendimi" çoook gülüm... Demek ki yalnız değilim. Koca ayı'nın sabrına da hayran olduğum doğrudur.
YanıtlaSilYorumunuz için teşekkür ederim :)))
Sil