29 Eylül 2014 Pazartesi

Çocukların Oyunundan Çocuk Oyununa

Aşağıdaki yazı Mimesis'te yayınlanmıştır:

Bir çocuk oyununu oluşturmanın pek çok yolu vardır. Çocuklara bir metin verip çocukların ezberlemesini bekleyip, sonra da çocukların sahnede neler yapması gerektiğini söyleyen demode yolu seçeneklerin dışında bırakalım . Bu ezberci ve tüm kontrolün öğretmende olduğu yolu kenara atınca geriye kalan bütün yöntemler belki de bir çocuk oyunu oluşturmanın diğer yollarını ifade ediyor.
İşte o yollardan biri.
Heykel oyunu diye isimlendirdiğim bir oyun var. Her an, her yerde oynanabilir. Ben (ya da bir ebe) heykel diyor. Çocuklar olduğu yerde donup kalıyor. Sonra ben onların etrafında dolaşıyorum. Onları güldürmek için komik sesler çıkartıyorum, komik yüz ifadeleri yapıyorum. Çocuklar gülmemeye ve kıpırdamamaya çalışıyor. Acaba iki üç basit adımda bu oyundan nasıl bir sahne üretebiliriz?
Öğretmen çocukları küçük kümelere ayırır. Öğretmen her kümeye gider. Çocukların salıncakta oynuyor gibi,  kaydıraktan kayıyor gibi oynamalarını ister. Buna bir numaralı oyun diyelim.
Öğretmen çocuklara heykel oyununu oynatır. Birkaç tekrar ebe değiştirerek oynatmaya devam eder. Sonra çocukların küçük kümelere ayrılmasını ister. Buna da iki numaralı oyun diyelim.
Bir gurup çocuğa el feneri verelim. Işıklar kapandığında sahnede yavaşça ve fenerle yürümelerini isteyelim. Sahnedeki hiçbir şeye çarpmamaları (diğer çocuklar ve dekor) gerekmektedir. Eğer bir yere çarparlarsa yanarlar. Bu da bizim üç numaralı oyunumuz olsun.

22 Eylül 2014 Pazartesi

22.09 - H.O.P. Work Play Uygulaması

Harika Oyun Programı, yarı yapılandırılmış oyun etkinliklerimizden Work Play ile haftaya merhaba dedik. Oyun sağlayıcısı olarak plastik bardaklarla anlat bakalım oyunu oynadıktan sonra, her çocuğa oyuna ısınma amaçlı bir adet bardak verdim. Bardakla tüm gurup aynı anda denge oyunları oynadık.  Daha sonra her çocuk beş plastik bardak, beş tahta şiş aldı. Ve ellerindeki materyallerle istedikleri oyunları (tasarımları) ürettiler.

Oyunun Türü: Work Play (Yarı Yapılandırılmış Oyun)
Katılan Gurup: Tüm yaş gurupları
Oyunun Süresi: 30-40 dakika arası







18 Eylül 2014 Perşembe

İki Bavul Hazır

Mavi Balon Tiyatro'nun bu yılki çocuk tiyatrosu repertuvarına İki Bavul Dolusu, bir daha eklendi. Daha önce sırasıyla  Özgür Çalık ve Sertan Şafak ile sahneye çıktığım oyun, yazdığım çocuk oyunları arasında en çok oynanan oyun. Erzurum Devlet Tiyatrosu ve Kıbrıs Şehir Tiyatrosu gibi ödenekli tiyatroların yanı sıra İzmir ve Çanakkale'de özel tiyatroların sahnelediği oyun Mavi Balon'da yıllar sonra yine sahnede.
İlk oyunu 17 Eylül Çarşamba akşamı Uğur Mumcu sahnesinde çocuklar ve aileleri keyifle izledi. Özellikle oyunun kriz anlarında çocukların oyuna verdiği tepki ve yorumlar oldukça yerindeydi.




16 Eylül 2014 Salı

H.O.P. 16.09. Uygulamaları

BALONLARLA KUKLA OYUNU

Bugün kukla oyunumuzda yaramaz bir balonun kuklacıyı zor durumda bırakmasına bolca güldük. Daha sonra kuklacı neyse ki kendine akıllı balonlar buldu ve oyuna başlayabildi. Okulun çatalı, oyuncağı, yangın tüpü, tenis raketi çocuklarla neler yaptıklarını anlattılar. Tabii her birine balonlarla göz yapmam okulun oyuncaklarını sevimli bir kuklaya dönüştürdü. Daha sonradan okul eşyalarının arasına katılan kırılmış bir müzik aleti herkesin duygulanmasına neden oldu. Aylardır eski eşya deposundaydı. Çocuklar onu çok az kullanmıştı. Eşyaların değerini bilmeyen bir çocuk onu kırmıştı. Şimdi yalnız ve kullanılmayan bir eşya parçasıydı.
Ben: Çocuklar onu tekrar aramıza katalım mı? Bozuk bir davul ama belki onu bir oyuncağa ya da başka bir okul eşyasına çevirebiliriz.



DRAMAYA BOARD OYUNLA BAŞLAMAK

Basit çizgilerle bir okul çizdim. İçine beş farklı renkte zarf yapıştırdım. Sırasının önemli olmadığı dört oyun belirleyerek zarfların içine yazdım. (Kurt-kuzu oyunu, arkamdan gelen dokunsun oyunu, Nedim Abi diyor ki oyunu, arkadaşlarımla birlikte heykel yapma oyunu) Çocuklarla bir kutudan sırayla bir renk seçtik. Minik oyuncağımız seçilen renkteki zarfa geldi. İçindeki oyunu okudu ve çocukların o oyunu nasıl oynadığını izledi.

Ayrıca oyunların oynanışı esnasında basit ölçekli yorumlayıcı bir formu kullanarak, H.O.P. yorumlayıcı aşaması için veri girişi de yapmış oldum.




15 Eylül 2014 Pazartesi

Harika Oyun Programı Birinci Aşama Başladı

Kukla Okulumuza Yol Yapalım

İki haftalık alışma programımızdan sonra bugün H.O.P. (Harika Oyun Programı) iki ay sürecek tanıma, gözlemleme ve yorumlama süreci başladı. Bugünün uygulamaları programın yarı yapılandırılmış uygulamalarından workplay. Üstelik iki sınıfımızın uygulamasını Mavi Balon Atölye drama odasında kukla oyunundan önce ve sonra yaptık.
Ben:( İp kukla oynatarak) Bugün yürümek için çok güzel bir gün. O da ne? Yürüyecek yolum yok. (Kuklayı bırakarak) Kuklamız çok üzüldü. Ona yürüyecek yol yapalım mı?
Çocuklar: Nasıl?
Eski bir gazeteyi yırtarak nasıl yol yapabileceğimizi örnekledim.
Ben: Bu oyunda tek kuralımız diğer arkadaşlarımızın yolunu bozmadan kendi yolumuzu yapmak. Anlaştık mı?

Oyunun İsmi: Workplay  (Yarı yapılandırılmış oyun)
Oyunu Oynayan Yaş Grubu: 4 yaş ve üstü
Oyunun süresi: 20 – 30 dakika




Çirkin Ördek Yavrusu’nu İzledik


Mavi Balon Çocuk Tiyatrosu’nun bu yıl sahneye koyduğu yeni oyunu Çirkin Ördek Yavrusu’nu izledik. Çocuklarımız oyunu keyifle izlerken, oyun süresi boyunca oyuna odaklanmaları ile bizi gururlandırdı. Oyunu tasarlayan ve oynayan dostlarımıza, çocuklarımız adına bir daha teşekkür ederim.



14 Eylül 2014 Pazar

Mavi Balon’da Oynamanın Keyfi

Mavi Balon Atölye bugün ebeveynler ve çocukları ile Fırsat Oyunları atölyesini gerçekleştirdim. Çocuklar ebeveynleri ile keyifle oynarken, anne babalar da bu atölyede çocukları ile farklı ortamlarda, kısa süreli odaklanmayı geliştirici oyunları nasıl uygulayabileceğini öğrendi.

Uygulamanın ikinci adımında da bir tren yolu ve istasyonları oyunu ile nasıl bir board oyunu geliştirebileceğimizi tecrübe ettik.




13 Eylül 2014 Cumartesi

Harika Cumartesi

Bu Cumartesi günü Harikalar Diyarı'nda öğretmenlerimizle ve velilerimizle H.O.P. (Harika Oyun Programı) kapsamında atölyeler yaptım.

Öğretmenlerimizle çalışmalar;
Öğretmenlerimizle bugünkü çalışmada öğretmen - çocuk ilişkisinde yaşanan sorunlardan biri üzerine çok boyutlu atölye uygulaması yaptık. Uygulamada okulumuz dışından sanal bir okulda, sanal ilişkiler üzerinden, sanal bir problemi pek çok doğaçlama ile tartıştık.




Velilerimiz ile fırsat oyunları;

Oyunla Gelişim Programımızın önemli unsuru ailelerimizle işbirliği yapmak. Ebeveynlerin çocukları ile birlikte farklı yerlerde, kısa zaman dilimlerinde oynayabilecekleri oyunları tecrübe ettik. Bu oyunların çocuklarımızın gelişiminde nasıl yararlar sağlayabileceğini konuştuk.



12 Eylül 2014 Cuma

Ukla Öğretmenleri İle Atölye

Mavi Balon Atölye'de bugünkü konuğumuz Ukla öğretmenleri oldu. Atölyede öğretmen öğrenci çatışmasını çok boyutlu bir yaklaşımla ele aldık. Hep birlikte, Rıfkı (45) isimli bir öğrencinin, Ceyda (33) öğretmenle yaşadığı problemi analiz ettik. Yer yer kahkahalar ile kesilen doğaçlamalar ve oyunlarda da Ukla öğretmenlerinin performansı görülmeye değerdi.





11 Eylül 2014 Perşembe

Seyirciyle İlk Buluşmamız

"İki Bavul Dolusu" isimli oyunumuz ilk seyircili provasını yaptı. Böylece oyunumuzun prömiyerine kadar eksiklerimizi de görmüş olduk.

Oyun prömiyeri 17 Eylül Çarşamba akşamı saat:20.00'de Uğur Mumcu sahnesinde olacak.



Harikalar Diyarı Oryantasyon Çalışmalarından - 2

Çocuklarımızın okulumuza alışma ve ısınma sürecinde 2.hafta etkinliklerimizi tamamladık. Bu süreç içinde her güne kahvaltımızdan sonra kukla oyunlarımızla başladık. Okulumuz holüne kurduğumuz kukla okulumuz (büyük çadır) içinde eğlenceli etkinlikler ürettik ve oyunlar geliştirdik.

HER SABAH KUKLA
Birinci sabah kukla, kuklalar okulumuza sevinçle gelir. Kahvaltılarını neşe içinde yapar. Sevinçle sporlarını yaparlar. Kukla saatinde ise kuklalar Nedim Abi’ye şaka yapıp, onu kukla gibi oynatırlar. Öğretmenleri ile sevinçle etkinlik yaparlar. (Burada öğretmenler de doğaçlama bir şekilde etkinliğe katılır.) Ve kukla okulundaki kuklalar günün nasıl geçtiğini anlamadan evlerine giderler.
İkinci sabah kukla, kukla okulumuza minik bir örümcek gelir. Onu ilk defa gören bütün kuklalar ondan korkar. Kukla okulunda hiç hayvan yoktur ve bu yüzden örümceğin gelmesi de kuklaları çok korkutmuştur. Kuklalar hayvanlardan korkmamak için okul bahçesine hayvan yuvaları yapmaya karar verir. (Bu çalışma aynı gün yapılan workplay uygulamasına pas atmaktadır.)
Üçüncü sabah, kuklalarımız hayvanlarla yaşamaya alışmıştır. Örümcekle de çok iyi arkadaş olurlar. Bu durum bir tek Boncuk’un hoşuna gitmez. Arkadaşlarını örümceğe kaptırdığını düşünür. Örümceği çok kıskanır. Örümceğin ağına yapışkan sürer. Örümcek ağına yapışıp kalır. Boncuk onu tek şartla kurtarır. Hemen buradan gideceksin, arkadaşlarımla oynamayacaksın.
Ben: Boncuk’un yaptığı hakkında konuşalım mı?




KUKLA EVİMİZE ÖRÜMCEK AĞI
İkinci gün kukla oyunumuzun yeni karakteri örümceğin evini çocuklarla yaptık. Çadırımızın dört köşesinden iple çapraz yaptık. Çocuklara makas ve ip vererek bu çapraz ipin üstüne bir örümcek ağı yapmalarını istedik. Uygulamayı 6 yaş gurubumuzla, gurubu ikiye bölerek gerçekleştirdik.
Oyun Türü: Work Play (Yarı yapılandırılmış oyun)
Katılan Gurup: 6 yaş
Oyunun Süresi: 20-25 dakika (bir gurup için)



OKULUMUZ BAHÇESİNE HAYVANAT BAHÇESİ YAPMA OYUNU
Çadırımızın altında kukla okulumuzun önündeki alanı urgan iple dörde ayırdım. Çocukların çadırın dışından oyun alanına bakmasını istedim. Sıra ile her bahçeye bir numara verdim. Önce bir numaralı bahçede heykel olmalarını istedim.
Ben: Çocuklar tam bastığınız yere sınıfınızdaki hayvan oyuncakların bulunduğu kutudan bir hayvan getirip koyun. Bir, iki, üç… başla.
Her çocuk koşarak sınıfına gitti ve yönergeyi bazıları hemen, bazıları onlar oynarken benim müdahalem ile yerine getirdiler.
Ben: Şimdi ikinci bahçede heykel. Bir oyuncak da bu bastığınız yere. Bir, iki, üç… başla.
Bu şekilde dört bahçeye de birer oyuncak koyarlar. Çadırın dışındaki çizgide buluşuruz.
Ben: Arda şimdi sadece sen her bahçeden sıra ile kendi koyduğun oyuncakları bulacaksın. Ve onları alıp benim yanıma getireceksin. Ona kadar sayacağım. Hazır mısın?
Bu sayede tüm çocuklar kukla okulunun önündeki bahçelerden kendi oyuncaklarını bulmaya çalışırlar.

Oyun Türü: Oyunu Okumak (Tam yapılandırılmış oyun)
Katılan Gurup: 5 - 6 yaş

Oyunun Süresi: 15-20 dakika (bir gurup için)


9 Eylül 2014 Salı

Bavullar Hazırlanıyor

İki Bavul Dolusu 17 Eylül Çarşamba akşamı prömiyer yapacak. Provalarda son aşamaya geldik. İki gün sonra ilk seyircili oyunumuzu oynayacağız. Oyunun kostüm ve dekor hazırlıklarında son virajdayız.

Bugün çalışmaları Hapşu'nun sevimli oyuncağı Pembe özçekim yaparak görüntüledi.




7 Eylül 2014 Pazar

Alaaddin'in Sihirli Çiftliğinde Drama

Bursa’dan bir saat kadar uzakta, sessizliğin ortasında harika bir mimarisi olan “Alaaddin’in Sihirli Çiftliği” nde, Şirket İçi Çatışma Çözümleri konulu yaratıcı drama atölyesinde, katılımcılarla birlikte şahane bir Cumartesi geçirdim. O güzel insanlara buradan bir daha teşekkür etmek isterim.

Sevgili Elif ve Ahmet Akpınar; kendileriyle tanıştığım günden beri hayatıma sürekli güzellikler eklemeye devam ediyorlar. Yıllar önce Mustafakemalpaşa’da drama çiftliği projeme de en büyük katkıyı kendilerinden görmüştüm. Aradan yıllar geçti ve sönmeyen hayalim için, alternatif bir eğitim sahası olan “Alaaddin’in Sihirli Çiftliği” ni benimle paylaştılar. Birkaç ay önce birlikte yapacağımız atölyelerin, alternatif eğitim uygulamalarının hayalini kuruyorduk. Şimdi ilk uygulama gerçek oldu.

Sevgili Sevilcan Kıvanç’la tanışıklığımız yirmi yıla yaklaşıyor. İkimiz de çalışma hayatına yeni adım atmıştık. Uzun yıllar sonra tekrar karşılaştığımızda Sevil de, ben de mesleklerimizde olgunlaştığımız dönemlerdeyiz. Yirmi yıl önce hayal bile edemeyeceğimiz işleri, hayal bile edemeyeceğimiz bir yerde buluşturduk. Tabii bu buluşmaya misafirimiz olan tüm DİEG derneği üyeleri içten ve zenginleştirici bir katkı sundu. 

Son olarak dostlarım Sinan ve Gökhan’a, bugün atölyede bana yardımları nedeni ile çok teşekkür ederim.

Şimdiden rahatlıkla söyleyebilirim, bu çiftlikte atölye uygulamak ben de bağımlılık yapacak.




4 Eylül 2014 Perşembe

Oyunun Eğitim Sahasında İşlevi

Bu sabah Birey Okulları okul öncesi ve ilköğretim zümrelerinin öğretmenleri ile "Oyunun Eğitim Sahasında İşlevi" konulu atölyemi yaptım.

Atölyenin ilk adımında balonlarla eğlenceli tanışma ve ısınma oyunları oynadık. Bu oyun bittiğinde bu oyunu kurgulama ve oynama süreçlerinde oyun sağlayıcı olarak neleri hedeflediğimi ve uygulama esnasında bazı değişiklikleri neden yaptığımı paylaştım. Böylece oyunun çevre ve gurupla buluştuğu andan itibaren oyun sağlayıcının neden esnek olması gerektiğini uygulama üzerinden konuşabildik.

Atölyenin ikinci adımında ebeveyn-çocuk katılımlı "Fırsat Oyunları" isimli atölyeyi  öğretmenlerimiz ile uyguladım. Uygulamanın sınıf ortamında öğrencilerle nasıl gerçekleşebileceğini tartıştık.

Atölyenin üçüncü adımında kurgu bir oyun ile duyular konulu bir dersi (ya da etkinliğin) oynayarak gerçekleştirdik.




3 Eylül 2014 Çarşamba

Harikalar Diyarında Kuklalarla Oryantasyon

Birinci gün Uygulamaları;
Sabah kukla oyunumuzla başladık. Oyunumuz, kaşık kuklaların okula başlama sevincini gösterdi. Okula gittiklerinde ise okullarının boyasız olduğunu gören kuklalar çok üzüldü. Okullarını nasıl renklendirebileceklerini düşündüler.
Ben: Çocuklar, peki biz kukla arkadaşlarımızın okulu için bir şey yapabilir miyiz?
Çocuklar: Boyayalım.
Kaşık kuklalarımız tam çok mutlu olmuşken sayılarının çok az olduğunu fark eder.
Kukla: Keşke, kukla okulumuzda daha çok arkadaşımız olsa!
Ben: Çocuklar. Size bir sürprizimiz var. Hepinize birer kaşık arkadaş vereceğiz. İstediğiniz gibi boyayabilirsiniz. Öğretmenlerinizle beraber onlara bir çift göz de takacaksınız. Akşam evinize götürdüğünüz kuklanıza anne-babanızla istediğiniz gibi kıyafet ekleyebilirsiniz.

İkinci adımda, öğretmenleri çocuklarla birlikte tahta kaşıklara boyama yaptılar. Kuklalarınıza göz taktılar.
Üçüncü adımda, kuklalarımızı alıp okulumuz ortak alanında kurduğumuz çadırın içine yerleştirdik. Haydi çocuklar şimdi kukla arkadaşlarımıza söz verdiğimiz gibi kukla okulumuzu boyayalım.





İkinci gün uygulamaları;
Güne yine kukla oyunu ile başladık. Kaşık kuklalarımız çocukların boyadığı okullarını çok severler. Boncuk, Zeytin ve okulumuzun diğer oyuncakları kaşık kuklalar okulunun çok güzel olduğunu ama bir bahçeleri olmadığını konuşurlar.
Ben: Çocuklar, kukla okulumuza bir bahçe yapmaya ne dersiniz?
Çocuklar kuklalarına bir bahçe yapmaya söz verirler.
İkinci adımda, kukla çadırımızda buluştuk. Çember düzeninde oturduk. İlk olarak kuklalarımızın ismini söyledik. Daha sonra kuklalarımız sahiplerinin isimlerini söylediler. Çalışmamızın devamında kuklalarımızı ortaya attık ve kendimize ait olmayanı aldık. Aldığımızın ismini hatırlamaya çalıştık ve kuklayı gerçek sahibine verdik.
Üçüncü adımda, kuklalarımıza söz verdiğimiz gibi çeşitli materyallerden bahçe yaptık.



Üçüncü gün uygulamaları;
Birinci adımımıza yine kukla gösterimiz ile başladık; Kaşık kuklalarımız, her gün okula gelmek ne kadar da keyifliymiş düşüncesindedir. Parkta oynarlar, kaydıraktan kayarlar, birbirleri ile oynarlar. (Bu sayede günün devamında oynayacağımız oyunu kuklalar ile modellemiş oldum.)

İkinci adım, altı yaş gurubumuzu iki ayrı, beş yaş guruplarımızı üç ayrı gurupta kukla çadırımıza aldık. Ve sabah kukla oyunumuzda çocukların gösteride izlediği oyunları bu sefer çocuklar kendi kuklalarına yaptırdı.