"Ödev Tutumlarına Sıradışı Bir Yaklaşım" konulu
atölyemde bugün değerlendirme sürecinden;
İki saatlik verimli bir atölye çalışmasının ardından
çocuklar çizgi arkadaşlarını renklendirmeye köşelerine çekildiler, büyükler de
konu ekseninde düşüncelerini paylaştılar.
-Ödevi yapması için ödüllendirmeyi tercih ediyorum.
-Çocuğum oyunla birlikte ödevi harmanlamada zamanını iyi
kullanamaz.
-Zamanımın çok fazla olmuyor.
-Çocuk okuldan çok yorgun geliyor. Biz bütün gün yoruluyoruz,
günün stresi de oluyor. Bu hayat temposu çok zor.
- Dış motivasyonu, iç motivasyondan daha fazla kullanıyoruz.
Aslında korkutmadan bunu nasıl sağlayacağımızı bilemiyorum.
Sonra bir anneden günün hikayesi geldi: Benim çocuğum okuma
yazma öğrenmede çok zorlanıyordu. Evde bunu eğlenceli hale getirmek için neler
yapabileceğimi araştırdım. Bir tepsiye un koyup harfleri orada oynayarak
öğrenmeye başladı. Hem çok eğlendi, hem de öğrenme sürecine katkısı oldu.
Ben de bu güzel paylaşımın ardından dünkü duvar hikayemi
paylaştım. Şikayetçi tonda olan herkeste olumlu yönde bir değişim başladı.
Çalışma aşağıdaki günün sözü ile tamamlandı.
Çocuğun dünyasında ödev zeytinyağı, oyun su gibi içiçe
geçmez iki şey olmamalı. Su ve şeker gibi birbirine karıştırabilmeli, çocuğun
doğasına uygun hale getirilmiş bir şerbet yapmalıyız.
Çizgi arkadaşımızı renklendirirken.
Yapacağımız tartışma öncesi ilgili cümleler ve makale bölümlerini okurken.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder