11 Eylül 2023 Pazartesi

Çukur Mahallesinde HOP Deneyimi

Hayal Gücü Oyun Parkı - HOP İstanbul ayağı uygulamalarımız Çukur mahallesinde başladı. Daha önceden keşfi yapılan mahallenin çıkmaz sokaklarından birinde Hatay pratiğimizdeki gibi brandamız ile oyun adasını tanımladık. Çocukların yardımı ile alanı kurduk ve malzemelerimizi taşıdık.

Oyun Objelerimiz: Sünger makarna-tekstil atıkları bobin ve rulolar-jenga parçaları-koli bant ve makas



Çocuklar oyunun başında ne yapacaklarını bilemediler. Yönlendirici oyuncu tutumu ile ben kendi oyuncağımı üretmeye başladım. Siz de hayalinizdeki ne ise bu parçaları kullanarak yapabilirsiniz dedim. Birkaç çocuk hemen yapmaya başladı. Dört beş çocuk da benim ve diğer oyun kurucu arkadaşın yardımını istedi. İlk on dakikanın ardından sahadaki tüm çocuklar artık kendi tasarımlarını yapmaya başladı. Alanda oyunun bu aşamasına geçene kadar özellikle sünger makarnalar ile birbirine vurarak oynayan çocukların vurarak oynamaları bizim uyarımıza gerek kalmadan sona erdi. Sonraki günlerde ise oyuna başlangıç ve bekleme anlarında bu tip şiddet oyunları oynamadılar.

Aynı sokakta ikinci gün uygulaması yaptık. Bu sefer çocukların yaptıkları kendilerinde kaldı. Üçüncü gün ise doğal materyalleri kullanarak çalıştık. Çocuklar kendilerine kukla ve taşıt gibi şeyler yaptı. Özellikle boncuklar nedeni ile kız çocukları daha çok takı-süs eşyası gibi tasarımlara yöneldi.



Aynı sokakta ardı ardına 3 günlük deneyimin ardından aklımda kalanlar:

1.Çocuklar ile aramızda kuvvetli bir ilişki kuruldu. Çocukların bize güvenmesi ve sevgi duyması için iki gün üst üste gitmemiz yetti. 

2.Üçüncü günün ardından tekrar ne zaman geleceğimizi sordular. Çoğu çocuk her gün gelin dedi.

3.Bazı çocuklar bize çok iyi olduğumuzu, onlara çok iyi davrandığımızı sözlü biçimde ifade ettiler.

4.Çocuklar ile ilk temas anlarındaki şiddet odaklı oynama eğilimi ikinci ve üçüncü gün uygulamalarında görülmedi.

5.Erkek çocuklar genelde silah oyuncak yaparken, kız çocukların yaratıcılığı daha çeşitliydi.

6.İlk gün bazı çocuklar alandan malzeme aşırmak istedi. Genelde grup kendi kendini kontrol etti. Uyardı, götürmelerini engelledi veya bize söylediler. İkinci ve üçüncü gün ise oyun alanından bir şey aşırma durumu ya da konuşması olmadı.

7.Mahalleden iki üç yetişkin dışında bizimle iletişime geçen olmadı. Yetişkinlerde olumsuz ya da destekleyici bir yaklaşım görmedik. Yaptığımız çalışma mahallede hep oluyormuş gibi bir durum vardı sanki.

8.Üç gün üst üste çalışılmasının etkisi ile oyun alanında olumlu tutum değişikliği gözlemlenmiştir. Çocuklar ikinci gün neyi taşımaları gerektiği, neyi nasıl koymaları gerektiği, alandaki özgürlüklerini gayet iyi biliyorlardı. 

9. İkinci ve üçüncü gün çocuklara verilen tasarım objeleri daha sınırlı olmasına rağmen ilk gün deneyimleri ile hemen uygulamaya başladılar. Neredeyse katılımcı çocukların tamamı desteksiz, kendi yolculuklarında çalışma gerçekleştirdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder